Bahçeli’nin ‘100 il’ önerisine karşı çıkan Lütfü Savaş Suriyeli nüfusuna dikkat çekerek uyardı: Serhat şehrimiz Hatay’ı kaybedebiliriz

Depremin en çok vurduğu şehirlerden biri olan Hatay’ın büyükşehir belediye başkanı Lütfü Savaş depremden sonra kentin demografik yapısının değişmeye başladığını söyledi. Savaş, "Serhat şehrimiz Hatay'ı kaybedebiliriz" diyerek uyarılarda bulundu.

featured
service
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Hatay Büyükşehir Belediye Başkanı Lütfü Savaş, depremin ardından 500-550 bin civarında vatandaşın başka illere göç ettiğini belirterek, Suriyelilerin çoğunluğunun ilin ova kısmında yaşadığına dikkati çekerek, “Şu andaki demografik yapıya baktığınız zaman Suriyeliler, Hataylılardan bir adım önde” dedi. Savaş, “Ben o şehrin belediye başkanı olarak yine şunu söylüyorum seçimi kaybetmek hiç önemli değil yeter ki biz Hatay’ı kaybetmeyelim. Hatay’ı milli mesele olarak görmek, Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün emanetine sahip çıkmak lazım” ifadesini kullandı.

Hatay’ın gelirinin yüzde 80’i İskenderun, Payas ve Dörtyol’daki fabrikalardan sağlandığını, ilin ova kısmının gelirinin minimize edildiğini belirten Savaş, “Doğu Akdeniz’de bulunan karbon yakıtları Hatay’dan geçmek zorunda” dedi. Savaş, “Ben farkındayım ve siyasilerin, kurum ve kuruluşların da farkında olması lazım. Eğer biz geçmiş tarihimizi, bölgemizin jeostratejik, jeopolitik önemini ve oradaki demografik yapıyı, ekonomik şartları iyi planlayamazsak o zayıf bizi gelir vurur. Biz 20 yıllık mücadele sonunda tekrar ele geçirmiş olduğumuz o serhat şehrini kaybederiz” diyerek uyarıda bulundu.

“BAHÇELİ’NİN AÇIKLAMASINDA BÜYÜK BİR HANDİKAP VAR”

Sözcü’den Saygı Öztürk’e konuşan Savaş, uzunca süredir kentteki demografik yapının değişimine vurgu yaparak, Cumhur İttifakı ortağı MHP lideri Devlet Bahçeli’nin “yeni yüzyılda, 100 il, 1000 ilçe” çıkışıyla gündeme, 19 ilçenin il yapılması projesine karşı çıktı. “Hatay’ın gerçeklerini bilmeyen insanların, Hatay’la ilgili konuşmaması lazım” diyen Savaş, şunları kaydetti:

“Sayın Devlet Bahçeli’nin açıklamasında büyük bir handikap var. Fransız işgalinde bizim demografik yapımızı, bize karşı kullanan bir yapı vardı. Biz büyük bir deprem yaşadık. 500-550 bin civarında vatandaşımız Hatay’dan başka illerde yaşar hale geldi. Yüzde 90’ı Hatay’ın ova kısmında olmak üzere yaklaşık 550 bin civarında Suriye’den gelen göçmen var. Şu andaki demografik yapıya baktığınız zaman Hataylılarla Suriye’den gelen insanlar arasında eşitlik var ya da bir adım Suriyeliler önde.

“GELİR KAYBI AZALDIĞINDA HALK FAKİRLEŞECEK VE ORADAN KAÇIŞ DAHA FAZLA OLACAK!”

Hatay’ın gelirlerinin yaklaşık yüzde 80’i İskenderun, Payas ve Dörtyol’dan. Çünkü burada başta demir çelik olmak üzere 13 büyük fabrika var. Antakya’da daha doğrusu ovada ise çiftçilik, eski ve yeni organize sanayi bölgeleri var. Onun dışında önemli bir gelir kaynağı yok. Siz böyle yaptığınız zaman demografik anlamda ova kısmını zayıflatıyorsunuz, sığınmacıların nüfusunun artışıyla dengeyi onların lehine değiştiriyorsunuz. Hatay’ın ova kısmındaki geliri minimize ediyorsunuz. Gelir kaybı azaldığında halk fakirleşecek ve oradan kaçış daha fazla olacak. Burada kötü bir tabloyu konuşmaya gerek yok.

“HATAY, DOĞU AKDENİZ’DE TÜRKİYE’NİN KALESİ DURUMUNDA”

Filistinlilerin kendi başkentlerinde bile tutsak durumda olduğunu görüyoruz. Etrafının 8 metrelik duvarlarla çevrildiğini biliyoruz. Cumhurbaşkanı bile başka bir ilçeye gidecek olsa İsrail hükümetinden izin almadan ve belli noktalarda güvenlik koridorlarında yoklama vermeden geçemiyor. Libya’nın durumunu görüyoruz. Suriye’de egemen bir devlet yok. Hatay öyle bir coğrafyadaki, bugün Doğu Akdeniz’de Türkiye Mavi Vatan’dan bahsediyorsa, Hatay’dan dolayı bahsediyor. Hatay, Doğu Akdeniz’de Türkiye’nin kalesi durumunda.

“DOĞU AKDENİZ’DE BULUNAN KARBON YAKITLARI HATAY’DAN GEÇMEK ZORUNDA”

Doğu Akdeniz’de bulunan karbon yakıtları Hatay’dan geçmek zorunda. Niye çünkü Yunanistan’a geçerseniz boruyla döşeseniz 3.000 metreye kadar inmeniz gerekiyor teknoloji yetmiyor, ekonomik olarak çok fazla masraf etmemiz lazım. En rahat bir şekilde Hatay’dan geçirmeniz gerekiyor. Hazar’daki karbon yakıtlarını Hatay-İskenderun limanından dünya ile paylaşıyorsunuz.

“SİYASİLERİN, KURUM VE KURULUŞLARIN DA FARKINDA OLMASI LAZIM…”

Ben farkındayım ve siyasilerin, kurum ve kuruluşların da farkında olması lazım. Eğer biz geçmiş tarihimizi, bölgemizin jeostratejik, jeopolitik önemini ve oradaki demografik yapıyı,  ekonomik şartları iyi planlayamazsak o zayıf bizi gelir vurur. Biz 20 yıllık mücadele sonunda tekrar ele geçirmiş olduğumuz o serhat şehrini kaybederiz.

“SEÇİMİ KAYBETMEK HİÇ ÖNEMLİ DEĞİL YETER Kİ BİZ HATAY’I KAYBETMEYELİM”

Daha fazla insanların kafasını bulandırmak istemiyorum. Hem devlet olarak hem hükümet olarak hem de ana muhalefet partisinin bir belediye başkanı olarak biz önemli konularda milli düşünmek zorundayız. Ufak siyasi ve ekonomik hesaplardan uzak durmak zorundayız. Ben o şehrin belediye başkanı olarak yine şunu söylüyorum seçimi kaybetmek hiç önemli değil yeter ki biz Hatay’ı kaybetmeyelim.”

TERÖR KORİDORUNA DİKKAT!

Bahçeli’nin ‘100 il’ önerisine karşı çıkan Lütfü Savaş Suriyeli nüfusuna dikkat çekerek uyardı: Serhat şehrimiz Hatay’ı kaybedebiliriz

Savaş, güney terör koridoruna da dikkati çekerek, şunları kaydetti:

“Şu anda her türlü terör odağı bizim sınırlarımızdan ötede Suriye – Afrin ve ötesinde var. Şimdi siz burayı boşaltırsanız, ekonomik zayıflığa yol açarsınız. İnsanları kaçırtıp başka milletlerden insanlar yığarsanız oraya, otomatik kaybediyorsunuz. Sen o zaman belli bir zümreyi Akdeniz’e ulaştırmış oluyorsun. Belli egemen güçlerin yüzyıllardır arzuladığı konuma Türkiye’yi getirmiş oluyorsunuz. Hatay’ı milli mesele olarak görmek, Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün emanetine sahip çıkmak lazım.”

Bahçeli’nin ‘100 il’ önerisine karşı çıkan Lütfü Savaş Suriyeli nüfusuna dikkat çekerek uyardı: Serhat şehrimiz Hatay’ı kaybedebiliriz

Yorumlar kapalı.