CHP’li Özkoç: Güçlendirilmiş parlamenter sistem bizim olmazsa olmazımız

CHP Grup Başkanvekili Engin Özkoç, Avrupa Konseyi Parlamenter Meclisi (AKPM) Denetim Komisyonu Eş Raportörleri ile TBMM’de görüştü. Özkoç, "Türkiye’deki mevcut yönetim anlayışını; demokrasiye, insan haklarına ve Türkiye’nin güçlü bir ülke olarak yoluna devam etmesinin önünde bir engel olarak görüyoruz. O yüzden güçlendirilmiş parlamenter sistem bizim olmazsa olmazımız. Biz CHP olarak çoğulcu ve özgürlükçü bir demokrasinin gelişmesinde kararlı bir tutum izliyoruz" dedi.

featured
service
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

CHP Grup Başkanvekili Özkoç, AKPM Denetim Komisyonu Eş Raportörleri John Howell ve Boriss Cilevis’i TBMM Grup Yönetim Kurulu Salonu’nda ağırladı. Görüşmede Özkoç’a, CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Denizli Milletvekili Gülizar Biçer Karaca, CHP İstanbul Milletvekili Sezgin Tanrıkulu eşlik etti.

Görüşme sırasında açıklama yapan Engin Özkoç, şunları söyledi:

“TÜRKİYE, CHP İKTİDARINDA KONSEYE DAVET EDİLMİŞTİ

Sizleri Ankara’da yüce Meclis’imizde ağırlamaktan partim ve şahsım adına büyük memnuniyet duyuyorum. AKPM ile ilişkilerimizi derinleştirerek daha düzenli, istikrarlı bir bağ içerisinde görüşmelerimizi sürdürmeyi arzu ediyoruz. Biliyorsunuz, Türkiye, CHP iktidarında Konsey’e davet edilmişti. Bunun da bizim anılarımızda değerli bir yeri var.

CHP, İNSAN HAKLARINA İNANAN BİR SİYASİ PARTİDİR

Şu anda bana eşlik eden arkadaşlarımdan Genel Başkan Yardımcımız Gülizar Biçer Karaca ve İnsan Hakları Komisyonu üyemiz Sezgin Tanrıkulu var. CHP, insan haklarına, çağın gerekliliklerine uygun bir süreklilik içerisinde geliştirilmesi gerektiğine inanan bir siyasi partidir. Partimiz başta insan hakları olmak üzere İnsan Hakları Evrensel Bildirgesi, insan hakları alanında ülkemizin uluslararası anlaşmalarda samimi yaklaşımları, gerçekçi yaklaşımlar ile yol çizgisini belirlemiştir.

İSTANBUL SÖZLEŞMESİ’NDEN ÇEKİLMESİNİ DOĞRU BULMUYORUZ

Sözde politik olarak kullanılan bir kadın-erkek eşitliği kavramından bahsetmiyoruz. Biz, kadın-erkek eşitliği olmadan bir ülkenin gerçek anlamda kalkınamayacağına inanan bir siyasi partiyiz. Maalesef bu düşüncemize rağmen ülkemizde kadına şiddetin yoğun olduğu bir durum söz konusudur. Bununla ilgili parlamentoda ana muhalefet parti olarak ciddi derecede sorumluluklarımızı yerine getiriyoruz. İstanbul Sözleşmesi, kadının şiddete karşı ve diğer tüm haklarıyla ilgili gerçek anlamda uluslararası bir sözleşme olduğunu kabul ediyoruz. Bunun Türkiye’de imzalanıp daha sonra da İstanbul Sözleşmesi’nden çekilmesini doğru bulmuyoruz.

GÜÇLENDİRİLMİŞ PARLAMENTER SİSTEM BİZİM OLMAZSA OLMAZIMIZ

Türkiye’deki mevcut yönetim anlayışını; demokrasiye, insan haklarına ve Türkiye’nin güçlü bir ülke olarak yoluna devam etmesinin önünde bir engel olarak görüyoruz. O yüzden güçlendirilmiş parlamenter sistem bizim olmazsa olmazımız. Biz CHP olarak çoğulcu ve özgürlükçü bir demokrasinin gelişmesinde kararlı bir tutum izliyoruz. Bunun tüm Türkiye’nin genelinde kabul edilmesi, hayata geçirilmesi ile ilgili üzerimize düşen sorumlulukları yerine getiriyoruz.

OSMAN KAVALA’NIN TUTUKSUZ YARGILANMASINDAN YANAYIZ

Osman Kavala ile ilgili şu anda bulunduğu durumu asla kabul etmiyoruz. 2 Aralık 2021 Bakanlar Komitesi, Türkiye aleyhine ihlal prosedürünü başlattı. Dün yine mahkeme tutukluluğun devamına karar verdi. Biz başından beri CHP olarak Osman Kavala’nın tutuksuz yargılanmasından yanayız. Mevcut AKP iktidarının Avrupa Konseyi ve AİHM ile ilgili kararlarına yönelik açıklamayı da en hafif tabiriyle bir talihsizlik olarak görüyoruz.

DEMİRTAŞ, MEŞRU YOLLARLA SEÇİLMİŞ BİR SİYASETÇİDİR

Selahattin Demirtaş Davası kararının uygulanması da Bakanlar Kurulu’nda görüşülmüştür. Selahattin Demirtaş, meşru yollarla TBMM’ye seçilmiş bir siyasetçidir. Kendisinin de bir an önce serbest bırakılmasını talep ediyoruz.

AB, YÜKÜMLÜLÜKLERİNİ YERİNE GETİRMEMİŞTİR

2015 yılındaki göç krizi sırasında yaşanan ölümler ve göçmen kaçakçılığını engellemek amacıyla AB ile arasında 2015 yılında 18 Mart mutabakatı kabul edilmiştir. Bu çerçevede Avrupa’ya yönelik düzensiz göç, ülkemiz tarafından yüzde 97 oranında engellenmiştir. Ancak aynı dönemde ülkemiz üzerindeki göç baskısı tahammülleri de zorlayacak şekilde sürmüştür. Samimi olmak gerekirse buna karşılık AB, yükümlülüklerini yerine getirmemiştir. AB Yüksek Temsilcisi Borrell (Josep Borrell) AB Konseyi’ne sunduğu raporda ülkemizin yükümlülüklerini yerine getirdiğini teyit etmiştir. Ülkemizde 3.7 milyonu aşkın geçici koruma altındaki Suriyeliler barınmakta, 4 milyon civarında sığınmacı mülteci bulunmaktadır. Konseyin ve AB’nin Ukraynalı göçmenlere gösterdiği anlayışı Türkiye’de büyük bir baskı ile konuşlandırılan Suriyeli göçmenlerle ilgili de göstermelerini talep ediyoruz.

ATATÜRK’ÜN, ‘YURTTA BARIŞ, CİHANDA BARIŞ’ SÖZÜNÜN TAKİPÇİSİYİZ

Bizler ulusumuz için kurucu önderimiz Mustafa Kemal Atatürk’ün, ‘Yurtta barış, cihanda barış’ sözünün takipçisiyiz. İstediğimiz sadece kendi ülkemizde değil, tüm dünyada barıştır.”

 

CHP’li Özkoç: Güçlendirilmiş parlamenter sistem bizim olmazsa olmazımız

Yorumlar kapalı.