Fatih Altaylı’dan kendisini hedef alan ilahiyatçı İhsan Şenocak’a: “Onu ve benzerlerini…”

Fatih Altaylı, Diyanet’in fetvasını eleştirdiği için kendisini “Sen kimin çocuğusun” sözleriyle hedef alan ilahiyatçı İhsan Şenocak’a yanıt vermeyeceğini söyledi.

featured
service
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Din İşleri Yüksek Kurulu’nun evlatlık depremzede çocuklarla ilgili yayımladığı fetvaya, “Sapıklar, gidin porno sektörüne girin” diye tepki gösteren HaberTürk yazarı Fatih Altaylı, kendisini bu açıklaması üzerinden hedef alarak, “Söyle, sen kimin çocuğusun?” diye soran ilahiyatçı İhsan Şenocak’a yanıt vermeyeceğini söyledi.

Din İşleri Yüksek Kurulu’nun evlat edinilen çocukla evlenilebileceğe yönelik açıklamasının ardından tartışmalar sürerken, Fatih Altaylı gösterdiği tepki üzerinden kendisini hedef alan İhsan Şenocak için “Yıllardır hezeyanları ile toplumu germiş bir siyasal İslamcı ve bir Cumhuriyet karşıtının bana yönelik sözleri olmuş. Okurlar ‘Yanıt ver’ diyor. Vermem. Bu tartışmaların deprem felaketinin önüne geçmesini istemediğim için vermeyeceğim. Onu ve benzerlerini yargıya havale edeceğim ama onlara biraz ders vereceğim” dedi.

Altaylı, bugünkü yazısında şunları kaydetti:

“Benim Diyanet’e çıkışımdan sonra yüzlerce mail ve sosyal medya mesajı ile Hz Muhammed ile Zeyd örneği verildi. Bu cehaletin zirvesidir. Zeyd, Kuran’da adı geçen tek sahabedir. Hazreti Muhammed’in önce kölesi, sonra evlatlığıdır.

Yemenli bir ailenin çocuğu olarak esir alınıp, köle pazarında Hz. Hatice’ye satılmış, Hz Hatice de onu eşi Hz. Muhammed’e hediye etmiştir.

Daha sonra ailesi gelip bedelini ödeyerek Zeyd’i geri almak istemiş ancak Zeyd, Allah’ın resulü ile kalmak istemiştir.

Hz. Muhammed de, Zeyd’i azad etmiş ve “evlatlık” olarak almıştır.

Ve “Mirasına dahil etmiştir”(İslam Ansiklopedisi Zeyd b. Harise maddesi)

Yani evlatlık mirasa dahil edilmez sözü Diyanet’in doğru olmayan sözüdür.

Hz Muhammed’in sünnetinde evlatlığın mirasa dahil edilmesi vardır.

Yine bu kilise etkisindeki sözde İslamcı güruhun sakladığı, Zeyd’in bizzat Hz. Muhammed tarafından halasının kızıyla evlendirildiğidir.

Hz Muhammed bu evliliği Zeyd’in kölelikten gelmesi nedeniyle toplumda hor görülmesinden dolayı istediği ve onun aileden biri olduğunu göstermeyi amaçladığı bilinir.

Ancak Zeyd ile Zeyneb’in evlilikleri iyi gitmeyince ve eşi Zeyd’i sürekli aşağılamaya kalkınca Hz. Muhammed bu evliliği Zeyd’in de kalbini kırmayacak bir şekilde bitirmek için devreye girmiştir. Kuzeni Zeyneb’i eş olarak almasının ise sadece ve sadece Zeyneb’in boşanmış bir kadın olarak toplumdaki yerinin zayıflamasını engellemek maksadıyla olduğu söylenir.

Yani Diyanet’in ayıplı fetvasının bu olayla uzak yakın ilgisi yoktur.

Sözde İslamcılara, İslam tarihi üzerine ders vermek zorunda kalmam ise benim değil, onların ayıbıdır.

İslam’ı kilise kaynaklarından değil, İslam kaynaklarından öğrenmiş olsalardı, böyle bir şeyi yapmama gerek kalmazdı.”

NE OLMUŞTU?

Din İşleri Yüksek Kurulu’nun, depremzede çocuklara ilişkin, “Evlat edinen ile evlatlık arasında evlenme engeli doğmaz” açıklamasının ardından sosyal medyadan tepkiler gelmişti. Daha sonra bu açıklama Diyanet’in sitesinden kaldırılmıştı.

Din İşleri Yüksek Kurulu’nun tepki çeken açıklamalarını gazeteci Fatih Altaylı, “Yahu siz gerçekten sapıksınız anladık da diyanet gibi bir kurumda ne işiniz var. Sapıklar. Gidin porno sektörüne girin. Atatürk’ün millete doğru düzgün din bilgisi verilsin diye kurduğu kurumu sapık muhayyileniz ile kirletmeyin” diyerek eleştirmişti.

Bunun üzerine İhsan Şenocak, Fatih Altaylı’ya tepki gösterdiği bir video yayınlamıştı Şenocak, şunları söylemişti:

“Kardeşlerim binalarımız yıkıldı yüreklerimiz yandı Müslümanların çocukları yetim kaldı. Oturdu alimler arifler buna çözüm aradı. Bunlar 2 yaşından küçüklerse anneler bunlara süt versin, süt yoluyla mahremiyet oluşsun. Eğer daha büyükseler, bunlar birinci derece akrabalının yanında dursunlar. Eğer bunlar olmuyorsa o zaman evlatlık müessesi olur mu? Evet alınır bakılır ama evlatlık müessesi yok. İslamiyet’te mahremiyet nasıl oluşur? Ya hısımlıkla ya süt yoluyla ya da kan bağıyla oluşur.

Allah buyuruyor ki siz babaları ölmüş olsa da onları babalarıyla çağıracaksınız. Birisi sokakta birini görse ‘Ben senin baban olayım’ dese bu şekilde akrabalık oluşamaz, İslamiyet bunu reddediyor. Peki, Diyanet bunu söyleyince siz neler düşünüyorsunuz? Pornoyla yatıyorsunuz kalkıyorsunuz, zihninizde bu var diyen bu adam Fatih Altaylı denilen gazeteci, Kuranı Kerim’in bu ayetini inkâr ediyor, reddediyor, Kuran’a sövüyor. Fatih Altaylı sen inanmayabilirsin, sen kafir olabilirsin, bu noktada özgürlüğün var ama Kuran’a sövme özgürlüğün yok. Bunu yapamazsın…

Bak ahlaksızlıkla Müslümanları itham ediyorsun. Pakize Sultan’ın yatak odaları yazısını okursan kendi mahallende nelerin olduğunu anlarsın. Bu ahlaksızlıklardan sonra sana diyorum ki Kuran’a sövdüğüne göre İslam’ın çocuğu olamazsın, Kilise’nin hukuku var Kilise’nin çocuğu olamazsın. Fatih sen kimin çocuğusun?”

Fatih Altaylı’dan kendisini hedef alan ilahiyatçı İhsan Şenocak’a: “Onu ve benzerlerini…”

Yorumlar kapalı.