Koronavirüs aşısı olanlar maske takmaya devam edecek mi?

Tüm dünyada 1,5 milyonu aşkın kişinin hayatını kaybetmesine yol açan yeni tip koronavirüse karşı aşılama çalışmaları nihayet başladı. Ancak, bilim insanları aşı olmanın günlük hayatımızın yaklaşık bir yıldır parçası olan maskeleri ortadan kaldırmayacağını açıkladı.

featured
service
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Pfizer/BioNTech, Moderna ve Sinovac’ın sunduğu yeni Covid-19 aşıları, ciddi hastalıkları önlemede oldukça başarılı görünse de Covid-19’un toplumdaki asemptomatik yayılmayı ne kadar durdurabileceği net olarak bilinmiyor. Bunun nedeni ise aşı denemelerinin yalnızca semptom gösteren Covid-19 hastalarını baz almasından ve virüsün giriş kaynağı olan burundaki etkisinin net olmamasından kaynaklanıyor. Bununla birlikte BioNTech’in kurucu ortağı olan Türk bilim insanı Uğur Şahin aşının asemptomatik vakaları durdurup durdurmayacağının kesin olarak belirlenmesinin bir yılı bulabileceğini ifade etmişti.

İNSANLAR AŞI OLDUKTAN SONRA HALA VİRÜS BULAŞTIRABİLİR

ABD’de yer alan Stanford Üniversitesi’nden bulaşıcı hastalıklar uzmanı doktor Michal Tal, “Pek çok insan aşı olduktan sonra artık maske takmak zorunda kalmayacaklarını düşünüyor. Ancak bu doğru değil. Aşılanan insanlar hala bulaşıcı olabilirler ve maske takmak onlar için kritik” ifadelerini kullandı.

VİRÜSÜN ANA GİRİŞ YOLLARINDAN BİRİ BURUN

Covid-19’da dahil çoğu solunum yolu enfeksiyonunda, burun virüsün ana giriş kapısını oluşturuyor.  Burada hızla çoğalan virüsler bağışıklık sistemini sarsarak burnu, ağzı, akciğerleri ve mideyi kaplayan nemli dokuya (mukoza) özgü bir tür antikor üretiyor.  Aynı kişi virüse ikinci kez maruz kaldığında ise, virüsü hatırlayan antikorlar virüsü vücudun başka bir yerinde tutunma şansısını etkisiz hale getirebiliyor.

Koronavirüs aşısı olanlar maske takmaya devam edecek mi?

AŞILARIN BURUNDAKİ VİRAL YÜKE ETKİSİ BELİRSİZ

Koronavirüs aşıları ise tam tersine kasların derinliklerine enjekte ediliyor ve hızla kana karışıyor. Bu antikorlardan bazıları burundaki  mukozaya ulaşıyor, ancak antikor havuzunun ne kadarının veya ne kadar çabuk harekete geçirilebileceği net olarak bilinmiyor. Doktor Tal, bu durumda, virüslerin burunda konumlanabileceğini ve hapşırma ve nefes yoluyla başlarını enfekte edebileceğini belirtti.

Washington Üniversitesi’nden Doktor Marion Pepper ise, “Bu bir yarış: Virüsün daha hızlı çoğalmasına veya bağışıklık sisteminin onu daha hızlı kontrol edip edemeyeceğine bağlı. Bu gerçekten önemli bir soru” dedi.

“ŞİDDETLİ HASTALIĞI ÖNLEMEK, HAFİF HASTALIĞI ÖNLEMEKTEN DAHA KOLAY”

Diğer taraftan, koronavirüs aşılarının şiddetli hastalıklara karşı güçlü kalkanlar olduğu kanıtlandı, fakat burundaki etkinliklerinin bir garantisi yok. Şiddetli semptomların görüldüğü yer olan akciğerler, dolaşımdaki antikorlar için burundan veya boğazdan çok daha erişilebilirdir ve bu da onların korunmasını kolaylaştırır. Arizona Üniversitesi’nden bir immünolog olan Doktor, Deepta Bhattacharya, “Şiddetli hastalığı önlemek, hafif hastalığı önlemekten daha kolaydır. Tüm enfeksiyonları önlemek en zorudur. Aşı semptomatik hastalığı önlemede yüzde 95 etkiliyse, elbette tüm enfeksiyonları önlemede bundan daha az etkili olacaktır. Yine de aşıların burun ve boğazdaki virüsü başkalarına yaymasını engelleyecek kadar bastıracağı konusunda iyimserim” dedi.

Kaynak: NTV

Koronavirüs aşısı olanlar maske takmaya devam edecek mi?

Yorumlar kapalı.